Ülkemizde spor denilince öncelikle futbol algılanmakta ve mahalle aralarında oynanarak spor yapılmaktadır. Bu yıllardır maalesef bu şekilde uygulanmakta ve sporun hiç bir zaman profesyonelce eğitimi okullarda ve Gençlik ve Spor genel müdürlüğü tarafından verilememiştir. Öncelikle Gençlik ve Spor Genel Müdürlüklerinin bir kaç uygulamasına değinelim. En çok yaptıkları uygulama ücretsiz yaz ve sömestr tatili spor kursları düzenlenmesidir. Bu kursların çocukların sporla tanışması açısından çok faydalı olmakla beraber 15 günde çocuğa fazla bir şey kazandıramamaktadır. Bu kursları ayrıca bir sporcu seçimine çevirmesi ve buradan başarılı olma ihtimali olan çocukların ufak yaşlardan itibaren seçilmesi ve ücretsiz olarak yetiştirilmesi gerekmektedir. Çünkü bir çocuğun performans sporcusu olarak yetiştirmek isteyen aileler için çocukların masrafları hiç azımsanmayacak kadar fazladır. Örnek verelim isterseniz. 6 yaşında spora ( branş tenis olsun ) bir çocuğun masraflarını yazalım
1 başlangıç raketi : 100 TL
1 spor ayakkabı yılda 1 adet : 100 TL
1 eşofman : 100 TL
Servis ücreti 1 yıllık : 500 TL
Kurs ücreti Aylık 150 X 12 : 1800 TL
Bu ücretler başlangıç için geçerli olan ücretler çocuk ilerledikçe perfomans sporcusu olunca kurs ücretleri artıyor ayrıca turnuva ücretleri ve turnuvalara gidiş geliş ücretleri de eklenince ülkemizde bir asgari ücretli kişinin çocuğunun hayatında tenis raketi tutması pek mümkün gözükmüyor. Bu da ne kadar acı bir tablonun olduğunu gösteriyor.
Peki Öncelikle Gençlik ve Spor Genel Müdürlükleri ve Bakanlık örnek verdiğimiz branşta sürekli olarak kurslar yapsa kurslardan da iyi olan sporcu olma ihtimali olan çocukları performans sporcusu kategorisinde ücretsiz olarak yetiştirse o zaman belki yetenekli ama ailesi asgari ücretle geçinen bir çocuğumuz da tenis raketini eline alabilir ve kortların Federer’i olabilir.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Beden Eğitimi Dersleri
Gelelim okullardaki beden eğitimi ve spor derslerine genelde müfredat doğrultusunda yapılan derslerde herhangi bir performansa yönelik bir çocuk seçimi yapılmıyor. Beden Eğitimi Öğretmenlerinin kişisel çabaları sonucunda bazen bir öğrencinin elinden tutulup bir kulübe yazdırılıyor ve çocuğun belki de hayatı öğretmen sayesinde çok farklı bir yönde gelişmeye başlıyor. Ancak burada da mutlaka Milli Eğitim Bakanlığı tarafından spor eğitimi ve sporcu yetiştirilmesi konusunda özenli çalışmalar yapılması gerekiyor. Müfredata spor eğitimi konusunda tekrar yeni dokunuşlar yapılması ve çocukların ufak yaşlardan seçilmesi gerekiyor.
Bu arada şunu hatırlatmak istiyorum temel liselerin % 90’nı sadece bir apartman dairesinden oluşmakta ve burada okuyan çocuklar beden eğitimi derslerini soru çözerek yapacaklar…
Thom Projesi
Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından başlatılan Olimpiyatlara hazırlanan yetenekli ve başarılı sporcuların, belirli kriterler dahilinde seçilerek yetiştirilmesi hedef alan proje ise duyurulduktan sonra çok fazla bir ses getirmedi ve umarız devam eder fakat sanki sonlandı gibi. Aslında Thom projesine Beden eğitimi öğretmenleri de entegre edilerek iyi bir alan taraması gerçekleştirilebilir böylece gerçekten birçok yetenekli çocuk spora kazandırılabilir.
Daha yazılacak birçok şey olmasına rağmen burada artık son vermek istiyorum umarım ülkemizin bir çok bireyi feda olmadan ilgileri doğrultusunda yönlendirilirler ve başarılı da olurlar.
