Bazı çocukların yada çocuklarınızın okuldan bazen çok sıkıldığını fark etmişsinizdir. Ne yapsanız bir türlü dersi dinlemek istemez farklı şeylerle uğraşır, arkadaşlarına çatar öğretmeni de rahat bırakmaz ama bir de onun tarafından bakın isterseniz hayata ve okula o başka türlü öğrenmek farklı şeyleri denemek istiyor olabilir. İşte bu noktada bazı öğretmenlerimiz durumun farkına varır ve o çocukları yönlendirmeyi başarır, farklı etkinliklerle okula ve ders kazandırmayı başarır ya bunu yapmayanlar öğrencilere utanarak söylüyorum ama kızıp, bağırmaktan başka bir şey yapmazlar. Çocuğun derdini anlamak yerine haylazlık yağtığını düşünürler. İşte bu noktada Eğitim müfredatımızın benzerliklere değil de çeşitliliğe ihtiyacı olduğu ortaya çıkmaktadır. Henüz Eğitim açısından birçok ülkenin gerisinde olsak da birçok anlamda fiziksel eksikliklerimiz olsa da bu durumu düşünerek Eğitimin geleceğini tasarlamalıyız. Eğitim tasarımımızın temeline bu taşı da oturtarak, öğretmen eğitimlerini de bu doğrultuda ilerleterek Eğitim müfredatlarını hazırlamalıyız. Eğitimci Ken Robinson da bu durumdan muzdarip olan en gelişmiş ülkelerin durumunu videoda anlatıyor izleyelim.
Benzerliğe Değil, Çeşitliliğe İhtiyacımız Var
